Öznel yargı nedir? Sorusunun en açık cevabı; Doğru ve yanlışın herkese göre farklılık gösterdiği bir düşünce biçimi olmasıdır. Kavram, ”ben ve birey” kelimelerini de kapsayacak şekilde anlam içerir.
Öznel yargıya göre doğru ya da yanlış herkese göre farklılık gösterir. Bu tür yargıların kişiden kişiye farklılık görülmesi olağan bir durumdur.
- İnsan dil becerileri aracılığı ile çevresindekilerle iletişim kurar. Dil bireylerarası ilişkilerin şekillenmesinde aracı rol üstlenen yapısı gereği sürekli gelişim gösterir.
- Kişinin içinde bulunduğu ortam dilin meydana getirdiği anlam dünyasıdır.
- Dilin insan yaşamındaki önemi, onun kendisini ve etrafında var olan dünyayı anlayıp anlamlandırması sırasında ortaya çıkar.
- Kimliğin oluşumunda ve öznelliğin ortaya çıkışında dilin varlığını yok saymak pek de mümkün değildir. İnsanın kendini tanıması ve keşfi dil aracılığı ile gerçekleşir.
İnsan yaradılışı itibariyle sosyal bir canlıdır ve içinde yaşadığı toplumsal alanda diğer insanlarla etkileşim halindedir. Toplumsal alanda kimlik ve kişiliklerin ortaya çıkışı kişilerarası iletişimi doğrudan etkileyen bir faktör olacaktır.
Kitle toplumunun bir parçası olarak var olan insan için kimlik oldukça önemli bir tanımdır.
Öznel yargı nedir? sorusunu şekillendiren kişisel duygulardır. Öznel yargıyı etkileyen temel faktörler de kişinin benliği ve sahip olduğu kimliği olacaktır.
Kimliğin oluşumunda insanın içinde yaşadığı çevrenin ve etkileşimde bulunduğu ortamların etkisi yadsınamaz bir gerçektir. Sosyal etkileşimini gerçekleştirirken birey sahip olduğu dil becerilerinden de yararlanmak zorundadır.
Bu sebeplerle kimliğin oluşum ve gelişim süreçlerinde dil becerileri ve sosyal etkileşimler birinci derecede etki gösteren faktörlerdir.
Yaşadığımız dünyada ihtiyaçlarımızın doyuma ulaşması karşısında temel düzeyde bir kimlik oluştururuz. Birey doyum noktasına geldiğinde dünyaya bakışı da değişecek ve kendini özne konumuna oturtacaktır. Artık çevresi onun için nesnelerden meydana gelen bir oluşumdur. Bireyin şekillenen bu kimliği onun davranışlar ve olaylar karşısında yeni bir bakış açısı oluşturmasına olanak tanıyacaktır.
Birey, geliştirdiği bu yeni tutum ve davranış şekilleri arasına ”ben” olarak kendisini merkezde konumlandıracaktır. Bundan sonra oluşturacağı yargılar, vereceği kararlar kendi penceresinden baktığı açıya göre şekillenecektir.
Bireyin değerleri artık bu doğrultuda biçimlenecek ben kavramı kişiliğinin ayrılmaz bir parçası olacaktır.
Öznel Bakış Açısı
Öznel bakış açısıyla hareket etmeye başlayan kişi olayları kendi değer yargıları çerçevesinde ele alma konusunda ısrarcı olacaktır.
Kendi doğrularının dışında farklı bakış açılarına karşı mesafeli yaklaşımı, olayları yalnız onun perspektifinden değerlendirme zorunluluğunu da beraberinde getirecektir.
Bireyin karar verme ve değerlendirme süreçlerini belirleyen ana unsur onun şahsi özellikleri olacak, kişilik yapısı ve kimliği bu süreçlerde etkin bir rol oynayacaktır.
Öznel yani subjektif yargılarda bireyin kendine has özellikleri etkin rol oynayacaktır. Bu yüzden de öznel yaklaşım sergileyen bireyler tek taraflı bir bakış açısına sahip olacaklardır.
Öznel Yargı İçeren Örnekler
- Siyah renklerin en güzelidir.
- Yağmur insana huzur verir.
- Yaz mevsimi en güzel zamandır.
- Gürültülü ortamlar keyifli mekanlardır.
- Dondurma en güzel yiyecektir.
- Müzik insana keyif verir.
- Sinema en etkili sanat dalıdır.
Örneklerden de anlaşılacağı gibi öznel bir bakış açısına sahip olan kişide kendi duygularını ön plana alma durumu gözlemlenir. Bu tür yargı içeren ifadeler kişinin bakış açısını ifade edrer.
Burada öznenin duygu ve düşünceleri her şeyin önündedir.
Bu sebeplerden de duygu ve düşünceler kişiye göre belirlenir ve değişmez yargılar olarak değerlendirilir.
Öznel yargılar söz konusu olduğunda söz söyleyen kişi nesnelerin var olan gerçeğini değil kendisinin duygu ve düşüncelerini öne çıkaracaktır. Tek taraflı bir bakış açısını içeren öznel yargı kişiye has bir durumdur.