Facebook’da PaylaşTweetleSokakta bir homo erectus ile karşılaşacak olursanız, onların sizden (Homo Sapiens) çok da farklı olmadığını fark edeceksiniz. Duruşunda belirli bir “insanlık” görürsünüz, aslında onun boyutu ve şekli sizinkine oldukça benzer olacaktır. Modern insanla aralarında belirgin farklar var elbet, kaşları daha belirgin ve yüzleri daha düz bir yapıda. Ancak kendisiyle sohbet etmek muhtemelen biraz zor olacaktı (çünkü dil becerileri zayıftı, ancak taş aletler yapabilirler veya ateş yakabilirlerdi).Tüm bu söylenenler, homo erectus’un nesli tükendiği için tamamen varsayımsaldır. Bu esrarengiz insan atasının Afrika’da 2 milyon yıldan daha uzun bir süre önce evrimleştiği düşünülüyor, ancak ortadan kayboldukları zaman dilimi henüz net değil. Peki Homo erectus nedir? Önümüzdeki yıllar gizemli atamız hakkında daha fazla şey öğrenebilecek miyiz? Öyleyse, Selam sana Homo Erectus! Gelin hakkında izlemeye değer bir film (Homo Erectus 2007) çekilen ve birçok kitapta kendine yer bulan homo erectusları yakından inceleyelim.
Homo Erectuslar Nerede ve Ne Zaman Yaşadılar?
Homo erectus ilk olarak Endonezya ve daha sonra Çin’de keşfedildi. Eugène Dubois’nın 1891’de Java Adası’ndaki keşfi (başlangıçta Pithecanthropus erectus olarak adlandırıldı), Darwin’in insan evrimi hakkındaki fikirlerini destekleyen kilit bir kanıt niteliğindeydi.Çin’in Loess Platosu’ndaki taş eserlerin yakın zamanda keşfedilmesi, Homo erectus olduğu düşünülen bir numunenin 2.1 milyon yıl önce bölgede yaşadığını gösteriyor. Bu kanıt, Asya’daki olası varlıklarını en az 400.000 yıl geriye çekiyor.Gürcistan’ın Kafkasya bölgesinde (1.8 milyon yıl önce), Java’da ve Afrika’da diğer eski Homo erectus bölgeleri mevcut.Homo erectus’un modern insanların ortaya çıkışından sonra büyük ölçüde neslinin tükendiği düşünülüyor (Ancak Java Adası’ndan alınan bazı örnekler (bazı tartışmalarla birlikte) 40.000 yıl öncesine de işaret ediyor. Bu tarih doğruysa, Homo sapiens ile bir arada yaşadıklarını ancak muhtemelen Endonezya’da çok küçük bölgelerde bulundukları ihtimali düşünülüyor. Homo erectus’un dünya çapında yayılması, ilk kez bir homi türünün Afrika’nın ötesine geçtiğini de gösteriyor aslında. İklim değişikliğinin sebebiyle bu dönemde otlakların genişlemesiyle, onları hızla yayılmaya teşvik etmiş olabilir. Bu, etobur hayvanlar için daha fazla yaşam alanı yarattı ve böylece mevcut av miktarını artırdı.
Homo Erectuslar Neye Benziyordu?
Homo erectus, fiziksel olarak modern insanlara benzeyen atalarımızdan ilkidir. Boyları modern insandan daha uzun ve kafatasları da oldukça büyük bir yapıdaydı. Bizden biraz farklı bir yüzleri vardı: daha belirgin kaş çıkıntısına sahipti.Uzun bacakları ve dimdik duruşları, Homo erectus bireylerinin yürüme konusunda oldukça iyi olduğunu ve atalarından daha geniş bölgelere yayılmış olabileceği ihtimalini de ortaya çıkardı.
Homo Erectuslar Ne İle Beslendiler?
Homo erectusların, daha çok birçok çeşit hayvanın etini yiyerek beslendiği düşünülüyor ancak bu konuda bazı tartışmalar mevcut. Etin diyetlerindeki önemi tartışılıyor, bazı araştırmacılar öncelikle eti tercih ettiklerini düşünürken, diğerleri çok daha geniş bir diyete sahip olduklarına inanıyor.
Hangi Alanda Ne Kadar İyiler?
Homo erectus, ateşi ilk kullanan ve avcı-toplayıcı gruplarda yaşayan, kendilerinden önceki insan türlerinden çok daha akıllıydı. Birçok alanda kullandıkları “Acheulian” adıyla bilinen taş aletler ürettiler ve bunları kullandılar.Buna rağmen, bilişsel yetenekleri modern insanların çok gerisinde kaldı. Şu anda Homo erectus’un dili kullanmak veya sanat yapmak gibi modern davranışları üstlenebildiğine dair hiçbir kanıt yok.Filipinler’deki Homo erectus’a atfedilen arkeolojik materyallerin keşfedilmesi, gelecekte bu türün neler yapabileceğine dair daha fazla ayrıntı öğrenmemize yardımcı olabilir. Geçmişte, Homo erectus’un derin sulardan geçiş yapamadığı yaygın bir şekilde kabul ediliyordu. Ancak Filipinler’de yapılan bir keşif bu düşünceyi tersine çevirdi ve Homo erectus’un daha önce düşündüğümüzden daha yetenekli denizciler olabileceği düşüncesini ortaya çıkardı.
Homo Erectus’un Bizimle Olan Bağlantısı?
Homo erectus tartışmalarından biri de, türe kimlerin ve hangi ırkların dahil edileceği. Pek çok araştırmacı, dünyanın dört bir yanından çok çeşitli örnekleri Homo erectus türüne dahil görürken, bazıları Afrika ve Avrasya bölgesinden alınan örnekleri Homo ergaster olarak sınıflandırıyor. Aslına bakarsanız bu biraz kafa karıştırıcı bir durum. Ancak Anthropopithecus, Homo leakeyi, Pithecanthropus, Sinanthropu, Meganthropus, Lantian Man, Soloensis (Solo Man) ve Telanthropus gibi geniş tür yelpazesine sahip olan Homo erectus’un varoluşunun ilk dönemlerinin bundan daha karışık olduğunu belirtmeliyiz. Bu karmaşıklığın nedeni, Homo erectus’un (onlara bu isimlerden hangisini uygun görürseniz) nispeten daha fazla morfolojik özelliklere sahip olması ve bu durum, türün üzerinde yapılan araştırmaları daha zor ve karmaşık hale getiriyor.Şu çok açık ki, Homo erectus diğer insan soyları ile modern insan arasında bir geçiş köprüsü. Java Adası’nda bulunan örneklere göre 40.000 yıl öncesinde yani nispeten yakın bir tarihte yaşamış olabilirler. Bu da demek oluyor ki homo sapiensle, yani modern insanla karşılaşmış ve etkileşime geçmiş olmaları gayet muhtemel.
Homo Erectus Araştırmalarının Geleceği
Son dönemlerde yapılan araştırmalar sonucu birçok yeni tür keşfedildi (ve tartışıldı) ve türlerin ilk örneklerinin yaşları tahmini olarak hesaplandı. Ancak ne yazık ki, homo erectus üzerinde çalışılabilecek sınırlı sayıda fosil var ve bu nedenle bu türle ilgili henüz kısıtlı bilgilere sahibiz. Son olarak, antik DNA çalışmalarının bu belirsizliğin çözümüne katkıda bulunacağı düşünülüyor. Sonuçlarını gelecekte hep birlikte göreceğiz.Etiketler: Homo Erectuslar Ne İle Beslendiler?Homo Erectuslar Nerede ve Ne Zaman Yaşadılar?Homo Erectuslar Neye Benziyordu?Homo Erectus’un Bizimle Olan Bağlantısı?